Adından da anlaşılacağı gibi bu kez terimizi sokaklarda döküyoruz FIFA Street ile. Futbolun süper yıldızlarının oluşturduğu 4 kişilik kadrolar sizin hünerlerinizle sahneye çıkıyor. Oyunu daha sıkı, daha dar bir alanda faulsüz, ofsaytsız, out veya taç olmadan yani sınırsız mücadele içinde geçiriyoruz.
Her sene FIFA'nın beni en cezbeden yanı hep giriş demoları olmuştur (98'inki favorimdir :)) Bu oyunda da giriş demosunun hakkını vermişler. Çok renkli bir şekilde ve çok canlı bir müzikle başlayan demo birden Brezilya'nın şovuna dönüşüyor. Muhteşem demomuzdan sonra oyunun ana menüsüne geliyoruz. Burada bir süre beklersek oyun içinden demoları izleyip ufak da olsa bir fikir elde edinebiliyoruz. Her ne kadar böyle desek de aslında, sadece bir an önce başlamaktan başka şey düşünmüyorsunuz ilk etapta.
Teknolojik açıdan FIFA Street...
Demodan da hemen anlaşıldığı gibi oyunun grafikleri gayet başarılı. Bütün yıldızları gerçeklerine benzetebilmek için çok uğraşmış ve başarmışlar. Yıldız oyuncuların kendilerine has top sürmeleri ve yetenekleri gayet iyi. Ancak mekanlar biraz sönük olmuş. Ve sahalardaki izleyiciler, her futbol oyunu gibi gerçekten kötü. Hareketsiz olan bu seyircilerin dışında bazen sokaklarda yürüyenler oluyor, maçlarla alakası olmayan. Oyunda sesleri pek başarılı bulmadım. Özellikle topun sesi patlak gibi çıkıyor. Ama topa vururken ya da sıkı bir hareket yaparken çıkan kung-fu'vari ses hayli etkileyici olmuş. Tüm bunlara rağmen daha çeşitli ve gerçekçi sesler olmalıydı diye düşünüyorum, buna spiker de dahil. Aslında spiker mi yoksa DJ mi olduğunu belirlemekte zorlandım şahsen. Oyuna en çok keyif katan unsurlardan biri de şüphesiz müzikler. Tam oyunun temposunda ve sahalara hitap eden şarkılar yer alıyor FIFA Street'te. Ve EA'in birtakım oyunlarında yer alan "EA trax" olayı bu oyununda da yer alıyor. Yani oyunun istediğiniz bölümünde istediğiniz şarkıları çalabiliyorsunuz.
Oynanabilirlik ise çok basit, çünkü rakibi ekarte etmek için çok kombinasyon var. Bir de faul (aslında değişik bir penaltı hoş olurdu) veya sakatlanmanın olmaması ya da topun oyun dışına çıkmaması sizi oldukça yaratıcı yapıyor. Ancak yapay zekanın da pek gelişmiş olduğunu söylemek zor. Kaleciler bazen saçmalayabiliyor, her ne kadar kulağa hoş gelse de bu sizin de zararınıza olabiliyor.
Oyunun ana menüsünde 7 seçenek, 2 tane oyun modu var. Bunlardan ilki Game On. Game On, kendi takımınızla rakip takımını seçip (bunu 16 milli takım arasından yapıyoruz) seçtiğiniz takımların önceden belirli ilk dörtleriyle ve genel kurallarla maça hızlı bir şekilde başlayabildiğimiz bir seçenek. Yani klasik quick start seçeneği. Diğer mod olan Friendly'de ise sahaya çıkacak kadroları biz belirleyebiliyoruz (yine 16 milli takım arasından). İstersek futbolcuların özelliklerine göre, ya da sadece istediğimiz yıldızları seçip kadroları oluşturabiliyoruz. Burada kare tuşuna bastığımızda en iyi kadroyu oyun kendi belirliyor. Bunu da futbolcuların hız, şut gücü, şut isabeti, özel hareketler ve top kapma özelliklerine göre seçiyor.
Kadroları belirledikten sonra toplamda 10 tane, fakat oyunun başında yalnızca üçünü seçebildiğimiz sahamızı seçiyoruz. Sahaların her biri 10 ülkeden bir şehirde. Kilitli sahaların nasıl açıldığından birazdan bahsedeceğiz. Sahamızı da seçtikten sonra, (saha dediğim, normal çim sahaların yarısı kaleler ve sert zemin) benim kurallarım kısmına gelip buradan rakibin zorluk derecesini ayarlayıp istersek rakibe avans verebiliyoruz. Ayrıca maçın skora göre mi yoksa zamana göre mi biteceğini de ayarlayabiliyoruz. Maçın kaç golde veya dakikada biteceğini ayarladıktan sonra 19 toptan en çok beğendiğimizi seçip maça giriyoruz.
3, 2, 1... Motor!
Maça girerken ya da çıkarken (yani her yüklemede) yükleme ekranından bize oyun hakkında ipuçları veriliyor. Atak ya da defansta yapılan hareketler gibi oyun hakkında çeşitli bilgiler veriliyor bu kısımda. Daha sonra sahamıza yukarıdan bir bakıp yıldızlarımızı ısınırken görüyoruz, derken ev sahibi takım maça başlıyor.
Oyunun tabii ki temel maksadı rakibi değişik hareketlerle geçip gol atmak. Bu hareketleri üçgen, L1 ve sağ analogla yapıyoruz. Ve zorluk seviyesine göre değişen bir puana ulaştığımızda ise (en zorda 21.000 civarı) gamebreaker shoot göstergesi dolmuş oluyor. Bu şut dolduğu zaman bizi bir sinyal sürekli uyarıyor ve ekranda üst taraftaki göstergenin rengi değişip altında shoot yazıyor. Peki nedir bu "gamebreaker shoot"? Şut pozisyonunuzu alıp ya da şekilli bir pozisyon yapıp L1+shoot yaparsak görüntü ve ses yavaşlayıp kamera direk şutu çekene yakınlaşıyor ve karşınızda da topu tam üstüne vuracağınız rakip defans ya da kaleci yoksa hanenize harika bir gol kaydediyor.
Aslında şut çekmedeki tek yenilik bu değil. Şut mesafesine girdiğimizde ekranın alt kısmında bir kale ve top gözüküyor. Sol analog yardımıyla topun hedefini belirleyip gollerimize yenilerini rahatça ekleyebiliyoruz. Bu ve diğer golleri tekrar hemen gösteriyor oyun. İstersek de ters açı seçeneğini bize sunuyor. Beğendiğiniz hareketleri veya o anda tekrarını görmek istediğiniz bir pozisyonu select tuşuyla "replay" yapabiliyoruz. Start'a bastığımızda ise pause menüsü karşımıza geliyor. Bu menüde oyuna devam etme, maçı yeniden başlatma, sahadaki takımlardan istediğini seçip onunla maça devam etme, ayarlar ve kontroller (sadece tuşların ne işe yaradığını gösteren bir seçenek, konfigürasyon yok) seçenekleri bulunuyor. İsterseniz Options'tan tekrarları kapatıp açabilir, üç farklı kamera yakınlaştırmasından birisini seçebilir ya da ses ayarlarını yapabilirsiniz.
Rule The Street
Oyunun bir tür kariyer modu olan Rule the Street'te öncelikle bir futbolcu yaratıyorsunuz. Bu futbolcunun göz açısından çene genişliğine kadar detaylı bir dış görünüş çizebiliyorsunuz. İsterseniz atletik ama çok güçlü, ya da çok iri bir sporcu yaratabiliyorsunuz. Sonuçta bu bir şov oyunu olduğu için, sporcumuzun imajı da çok önemli. Sakallardan gözlüklere, dövmelerden ayakkabılara, çoraplardan şortlara, tişörtlerden eldivenlere kadar zevkimize göre imaj yapmak için çok çeşidimiz var. Zaten oyunda ilerledikçe yeni imaj öğeleri açılıyor. Bu kısım aslında oyunun create player kısmında ama kariyer modunda da bu yarattığımız futbolcuyu geliştirebiliyoruz.
Gözlükler, ayakkabılar ve kepler açılan bazı kitler. Tabi bunlara yeni sahalar da ekleniyor ama onlar turnuvaları kazandıkça açılıyor. Rule the Street modunda yarattığınız futbolcu dahil 8 kişi arasından ilk dördü seçip maçlara giriyorsunuz. Girdiğiniz maçlarda gösterdiğiniz performansa göre, örneğin attığınız gol, kazandığınız gamebreaker ya da çalım sayısı gibi, yeteneğinizi arttırmak için skill bills denilen bir puan kazanıyorsunuz. Ayrıca yine maç içinde yaptığınız özel hareketlere göre reputation puanları kazanıp seviyenizi yükseltebiliyorsunuz.
Reputation (tanınırlık) yüksek olursa skill bills kazanmanız daha kolaylaşıyor. Bu skill billslerle takımınıza yıldız oyunculardan destek alabiliyor ya da yarattığınız futbolcunun özelliklerini arttırabiliyorsunuz. Bunu da "headquarters"da "player upgrade"den yapabiliyorsunuz. Yeni imaj ekipmanları açıldığı zaman da headquarters denilen yerden "my squad" a girip takımınızın istediğiniz oyuncusunun kıyafetlerini ya da aksesuarlarını değiştirebiliyosunuz. Headquarters'ta ayrıca oyunun yine Options kısmıyla, takımımızın müzesi diyebileceğimiz "trophy room" var.
Create player: Burada yeni oyuncular yaratıp yaratılan oyuncuyu "friendly" ve "rule" modunda kullanabilmek mümkün. Kariyer modunda bahsettiğimiz gibi burada oyuncunun vücut yapısından, aksesuarlarına ve yeteneklerine kadar hepsini ayarlayabiliyoruz.
Star Team: Bu modda ise dünyanın en büyük yıldızlarını bir araya getirebileceğimiz, formasını, amblemini ve takımın ismini kendimiz seçebileceğimiz, "friendly"ye sokabileceğimiz bir takım yaratabiliyoruz. Ama bu takımla "street rule"a katılmak ne yazık ki mümkün değil.
Street training: Bu bölümde oyun hakkında yardımcı olacak, uzun sayılan bir demo var. Hangi pozisyon için hangi tuşa basılacağını gösteren bir demo bu.
Bazı eksilerine rağmen oynarken çok keyif aldım FIFA Street'ten. Özellikle getirdiği yeniliklerin çok eğlenceli olduğunu düşünüyorum. Ayrıca 4 kişiye kadar oynanabiliyor oyun. Yine de iki veya daha fazla kişi oynarken çok zevkli oluyor. Futbol sevenlerin mutlaka denemesi gereken bir oyun FIFA Street. Sevmeyenlerin de mutlaka zaman harcayacağı bir oyun olduğunu düşünüyorum, zira futboldan fazlasını içeren bir oyun FIFA Street.
Her sene FIFA'nın beni en cezbeden yanı hep giriş demoları olmuştur (98'inki favorimdir :)) Bu oyunda da giriş demosunun hakkını vermişler. Çok renkli bir şekilde ve çok canlı bir müzikle başlayan demo birden Brezilya'nın şovuna dönüşüyor. Muhteşem demomuzdan sonra oyunun ana menüsüne geliyoruz. Burada bir süre beklersek oyun içinden demoları izleyip ufak da olsa bir fikir elde edinebiliyoruz. Her ne kadar böyle desek de aslında, sadece bir an önce başlamaktan başka şey düşünmüyorsunuz ilk etapta.
Teknolojik açıdan FIFA Street...
Demodan da hemen anlaşıldığı gibi oyunun grafikleri gayet başarılı. Bütün yıldızları gerçeklerine benzetebilmek için çok uğraşmış ve başarmışlar. Yıldız oyuncuların kendilerine has top sürmeleri ve yetenekleri gayet iyi. Ancak mekanlar biraz sönük olmuş. Ve sahalardaki izleyiciler, her futbol oyunu gibi gerçekten kötü. Hareketsiz olan bu seyircilerin dışında bazen sokaklarda yürüyenler oluyor, maçlarla alakası olmayan. Oyunda sesleri pek başarılı bulmadım. Özellikle topun sesi patlak gibi çıkıyor. Ama topa vururken ya da sıkı bir hareket yaparken çıkan kung-fu'vari ses hayli etkileyici olmuş. Tüm bunlara rağmen daha çeşitli ve gerçekçi sesler olmalıydı diye düşünüyorum, buna spiker de dahil. Aslında spiker mi yoksa DJ mi olduğunu belirlemekte zorlandım şahsen. Oyuna en çok keyif katan unsurlardan biri de şüphesiz müzikler. Tam oyunun temposunda ve sahalara hitap eden şarkılar yer alıyor FIFA Street'te. Ve EA'in birtakım oyunlarında yer alan "EA trax" olayı bu oyununda da yer alıyor. Yani oyunun istediğiniz bölümünde istediğiniz şarkıları çalabiliyorsunuz.
Oynanabilirlik ise çok basit, çünkü rakibi ekarte etmek için çok kombinasyon var. Bir de faul (aslında değişik bir penaltı hoş olurdu) veya sakatlanmanın olmaması ya da topun oyun dışına çıkmaması sizi oldukça yaratıcı yapıyor. Ancak yapay zekanın da pek gelişmiş olduğunu söylemek zor. Kaleciler bazen saçmalayabiliyor, her ne kadar kulağa hoş gelse de bu sizin de zararınıza olabiliyor.
Oyunun ana menüsünde 7 seçenek, 2 tane oyun modu var. Bunlardan ilki Game On. Game On, kendi takımınızla rakip takımını seçip (bunu 16 milli takım arasından yapıyoruz) seçtiğiniz takımların önceden belirli ilk dörtleriyle ve genel kurallarla maça hızlı bir şekilde başlayabildiğimiz bir seçenek. Yani klasik quick start seçeneği. Diğer mod olan Friendly'de ise sahaya çıkacak kadroları biz belirleyebiliyoruz (yine 16 milli takım arasından). İstersek futbolcuların özelliklerine göre, ya da sadece istediğimiz yıldızları seçip kadroları oluşturabiliyoruz. Burada kare tuşuna bastığımızda en iyi kadroyu oyun kendi belirliyor. Bunu da futbolcuların hız, şut gücü, şut isabeti, özel hareketler ve top kapma özelliklerine göre seçiyor.
Kadroları belirledikten sonra toplamda 10 tane, fakat oyunun başında yalnızca üçünü seçebildiğimiz sahamızı seçiyoruz. Sahaların her biri 10 ülkeden bir şehirde. Kilitli sahaların nasıl açıldığından birazdan bahsedeceğiz. Sahamızı da seçtikten sonra, (saha dediğim, normal çim sahaların yarısı kaleler ve sert zemin) benim kurallarım kısmına gelip buradan rakibin zorluk derecesini ayarlayıp istersek rakibe avans verebiliyoruz. Ayrıca maçın skora göre mi yoksa zamana göre mi biteceğini de ayarlayabiliyoruz. Maçın kaç golde veya dakikada biteceğini ayarladıktan sonra 19 toptan en çok beğendiğimizi seçip maça giriyoruz.
3, 2, 1... Motor!
Maça girerken ya da çıkarken (yani her yüklemede) yükleme ekranından bize oyun hakkında ipuçları veriliyor. Atak ya da defansta yapılan hareketler gibi oyun hakkında çeşitli bilgiler veriliyor bu kısımda. Daha sonra sahamıza yukarıdan bir bakıp yıldızlarımızı ısınırken görüyoruz, derken ev sahibi takım maça başlıyor.
Oyunun tabii ki temel maksadı rakibi değişik hareketlerle geçip gol atmak. Bu hareketleri üçgen, L1 ve sağ analogla yapıyoruz. Ve zorluk seviyesine göre değişen bir puana ulaştığımızda ise (en zorda 21.000 civarı) gamebreaker shoot göstergesi dolmuş oluyor. Bu şut dolduğu zaman bizi bir sinyal sürekli uyarıyor ve ekranda üst taraftaki göstergenin rengi değişip altında shoot yazıyor. Peki nedir bu "gamebreaker shoot"? Şut pozisyonunuzu alıp ya da şekilli bir pozisyon yapıp L1+shoot yaparsak görüntü ve ses yavaşlayıp kamera direk şutu çekene yakınlaşıyor ve karşınızda da topu tam üstüne vuracağınız rakip defans ya da kaleci yoksa hanenize harika bir gol kaydediyor.
Aslında şut çekmedeki tek yenilik bu değil. Şut mesafesine girdiğimizde ekranın alt kısmında bir kale ve top gözüküyor. Sol analog yardımıyla topun hedefini belirleyip gollerimize yenilerini rahatça ekleyebiliyoruz. Bu ve diğer golleri tekrar hemen gösteriyor oyun. İstersek de ters açı seçeneğini bize sunuyor. Beğendiğiniz hareketleri veya o anda tekrarını görmek istediğiniz bir pozisyonu select tuşuyla "replay" yapabiliyoruz. Start'a bastığımızda ise pause menüsü karşımıza geliyor. Bu menüde oyuna devam etme, maçı yeniden başlatma, sahadaki takımlardan istediğini seçip onunla maça devam etme, ayarlar ve kontroller (sadece tuşların ne işe yaradığını gösteren bir seçenek, konfigürasyon yok) seçenekleri bulunuyor. İsterseniz Options'tan tekrarları kapatıp açabilir, üç farklı kamera yakınlaştırmasından birisini seçebilir ya da ses ayarlarını yapabilirsiniz.
Rule The Street
Oyunun bir tür kariyer modu olan Rule the Street'te öncelikle bir futbolcu yaratıyorsunuz. Bu futbolcunun göz açısından çene genişliğine kadar detaylı bir dış görünüş çizebiliyorsunuz. İsterseniz atletik ama çok güçlü, ya da çok iri bir sporcu yaratabiliyorsunuz. Sonuçta bu bir şov oyunu olduğu için, sporcumuzun imajı da çok önemli. Sakallardan gözlüklere, dövmelerden ayakkabılara, çoraplardan şortlara, tişörtlerden eldivenlere kadar zevkimize göre imaj yapmak için çok çeşidimiz var. Zaten oyunda ilerledikçe yeni imaj öğeleri açılıyor. Bu kısım aslında oyunun create player kısmında ama kariyer modunda da bu yarattığımız futbolcuyu geliştirebiliyoruz.
Gözlükler, ayakkabılar ve kepler açılan bazı kitler. Tabi bunlara yeni sahalar da ekleniyor ama onlar turnuvaları kazandıkça açılıyor. Rule the Street modunda yarattığınız futbolcu dahil 8 kişi arasından ilk dördü seçip maçlara giriyorsunuz. Girdiğiniz maçlarda gösterdiğiniz performansa göre, örneğin attığınız gol, kazandığınız gamebreaker ya da çalım sayısı gibi, yeteneğinizi arttırmak için skill bills denilen bir puan kazanıyorsunuz. Ayrıca yine maç içinde yaptığınız özel hareketlere göre reputation puanları kazanıp seviyenizi yükseltebiliyorsunuz.
Reputation (tanınırlık) yüksek olursa skill bills kazanmanız daha kolaylaşıyor. Bu skill billslerle takımınıza yıldız oyunculardan destek alabiliyor ya da yarattığınız futbolcunun özelliklerini arttırabiliyorsunuz. Bunu da "headquarters"da "player upgrade"den yapabiliyorsunuz. Yeni imaj ekipmanları açıldığı zaman da headquarters denilen yerden "my squad" a girip takımınızın istediğiniz oyuncusunun kıyafetlerini ya da aksesuarlarını değiştirebiliyosunuz. Headquarters'ta ayrıca oyunun yine Options kısmıyla, takımımızın müzesi diyebileceğimiz "trophy room" var.
Create player: Burada yeni oyuncular yaratıp yaratılan oyuncuyu "friendly" ve "rule" modunda kullanabilmek mümkün. Kariyer modunda bahsettiğimiz gibi burada oyuncunun vücut yapısından, aksesuarlarına ve yeteneklerine kadar hepsini ayarlayabiliyoruz.
Star Team: Bu modda ise dünyanın en büyük yıldızlarını bir araya getirebileceğimiz, formasını, amblemini ve takımın ismini kendimiz seçebileceğimiz, "friendly"ye sokabileceğimiz bir takım yaratabiliyoruz. Ama bu takımla "street rule"a katılmak ne yazık ki mümkün değil.
Street training: Bu bölümde oyun hakkında yardımcı olacak, uzun sayılan bir demo var. Hangi pozisyon için hangi tuşa basılacağını gösteren bir demo bu.
Bazı eksilerine rağmen oynarken çok keyif aldım FIFA Street'ten. Özellikle getirdiği yeniliklerin çok eğlenceli olduğunu düşünüyorum. Ayrıca 4 kişiye kadar oynanabiliyor oyun. Yine de iki veya daha fazla kişi oynarken çok zevkli oluyor. Futbol sevenlerin mutlaka denemesi gereken bir oyun FIFA Street. Sevmeyenlerin de mutlaka zaman harcayacağı bir oyun olduğunu düşünüyorum, zira futboldan fazlasını içeren bir oyun FIFA Street.